GÜNBOYU YUSUF AKKAVİM
Birlik sofrasında konuşan İYİ PARTİ Çiğli İlçe Başkanı Özgür Doğan, konuşmasında şunları kaydetti:
Kıymetli Çiğli halkı, kıymetli sivil toplum kuruluşları, dernek başkan ve yöneticilerimiz, kıymetli muhtarlarımız, kıymetli iyi partimin cesur yürekleri, 100 yıllık çınar Cumhuriyet Halk Partisi'nin değerli mensupları, kıymetli ilçe başkanım, kıymetli il başkanım, kıymetli belediye başkanım, kıymetli vekillerim sevgili hanımefendiler, beyefendiler, gençlerimiz çocuklarımız hepiniz hoş geldiniz sefalar getirdiniz.
Şimdi birçoğunuz konuşmama başkan sondan başladın diyebilirsiniz, hayır sondan başlamadım bu ülkede herşeyin gerçek sahibi , oturduğumuz koltukları borçlu olduğumuz, seçildiğimizde aldığımız maaşları bile vergilerinden aldığımız baş tacı olması gereken halkımızdan başladım sözlerime. Sizler halk olarak gücünüzü bildiğinizde , demokrasiyi ağızlarımızdan çıkan bir kelime olmaktan öteye geçtiğinizde işte o zaman bu ülkede millete hizmetin sorumluluğunda dürüst siyasetçiler, dürüst yöneticiler yönetmeye başlar ki işte o vakit ülke Mustafa Kemal Atatürk'ün gösterdiği çağdaş muasır medeniyetler seviyesine çıkar.
Bugün sizlere Ejder Meyveli Smoothie , Zencefilli Somonlu Suşi,Susamlı Levrek Simidi, gibi sarayda tüketilen menülerden vermek isterdik lakin biz Anadolu halkının sofrasında tükettiği Anadolu topraklarında yetişen kuru fasulye pilavla sofranıza soframıza ortak olmak istedik.
Bugün sizlere bozulan ekonomiyi, şiddete uğrayan, canice katledilen kadınlarımızı, kaynamayan tencereleri, milletimizin fakirleşmesini, yolsuzlukları, hırsızlıkları, yok edilmek istenen eğitimi, mağdur esnafımızı, hakkı verilmeyen eyt lileri, Geçim derdi çeken asgari ücretlisini, emeklisini , umutsuz gençlerimizi, atanamayan öğretmenlerimizi, iş bulamayan üniversite gençlerimizi, efendimiz olan köylümüzün, çiftçimizin ve besicimizin derinleşen ve bildiğimiz sorunlarını anlatmayacağım. Ben size bugün bu sofrayı anlatacağım.
Ben bugün bu sofranın etrafındaki birliği, beraberliği gördüğümde aklıma çocukluğum geldi, kalabalık sofralarda oturduğumuz mutlu günlerimiz geldi aklıma. Ayrı ateşlerde pişen yemeklerin aynı masaya konduğu günler… komşumuzun nereli olduğunun öneminin olmadığı, neye inandığının sorgulanmadığı, hoşgörüyle bir olmanın lezzet kattığı yemekler geldi aklıma… çocukluğum geldi mesela bir dilim ekmeğe sürdüğümüz salça geldi aklıma… siyasetin bile hoşgörüyle mizahla yapıldığı günler geldi aklıma…
Şimdi baktığımızda tüm bunların yok edilmeye çalışıldığı kendi içimizde bin bölünmüşlüğe sürüklenişimizi izliyoruz.
Bu topraklar hoşgörüyle yoğrulmuş , birlik beraberlikle kazanılmış. Doğusuyla batısıyla, kuzeyiyle güneyiyle , kadınıyla, çocuğuyla, büyüğüyle küçüğüyle yapılan mücadeleyle armağan edilmiştir bizlere. Milletçe silkelenme ve geçmişimizi hatırlamamız gerekmektedir. Şimdi bize armağan edilmiş bu vatana sahip çıkmaya davet ediyorum sizleri.
Mesela atasözlerimiz var belki de artık birçoğumuzun unuttuğu atasözlerimiz… ben size bu gün bir kaçını hatırlatmak istiyorum,
Birlikten kuvvet doğar
Yalnız taş duvar olmaz
Adam Adama gerek olmasa, her biri bir dağ başında olurdu
Bir elin nesi var iki elin sesi var
Komşu komşunun külüne muhtaçtır,
Nerede birlik orada dirlik
İşte şimdi bir olmanın birlik olmanın dirlik olmanın zamanıdır.
Çemberler çizdirdiler, duvarlar ördürdüler etrafımıza, korkuttular, sakın girmeyin başka çemberlere, yıkmayın o duvarları dediler, ben bugün, etrafına duvarlar ören herkese, yıkın o duvarları, bozun bu çemberleri ve kucaklayın , yeniden diriltin çocukluğunuzu diyorum.
Ve kısa bir dörtlükle konuşmamı noktalamak istiyorum.
Vatan neresi,Bir damla yaş,
Vatan neresi,Bir yetim baş
Vatan neresi,Bir soğuk taş
Vatan biziz, biziz arkadaş
Vatan kimindir,Düşüp kalkanın
Vatan kimindir,Düşen al kanın
Vatan kimindir,Düşen her canın
Bu vatan bizim,Bizim arkadaş
Düşünüp taşın,Çabuk ol işin
Şehadet senin
Bu vatan aziz , aziz arkadaş
Vatan olmasa,kararır yüzün
Vatan olmasa ,doğamaz günün
Vatan olmasa,bulanır suyun
Bu vatan temiz,temiz arkadaş…
Saygı sevgi ve muhabbetlerimi sunuyor afiyet olsun diyorum.
