15 yılı aşkın bir süredir kadın voleybol milli takımımız var. Kadın voleybol liglerimiz var. Hiçbir zaman bu kadar gündem olmadı. Ara ara başarılar geldi. Yıllardır kulüp takımlarımız Avrupa ve dünya şampiyonu oldu.
Kupalara ambargo koydu. Son yıllarda kadın milli takımımız da başarılı oldu. Hep yarı finallere yükseldi. VNL’de (Milletler Ligi) hep zirvelere yakındık. Olimpiyatlarda kıl payı kaçırdı madalyayı ve 5. oldu.
Bu yıl ne zaman ki öncelikle Milletler Ligi’nde şampiyon ardından da Avrupa şampiyonu oldu, millet birlik oldu. Bu kötü dönemde sevindi. Artık bazı çevreler başarıyı hazmedemedi. Kadınların zirvede olmasını hazmedemedi.
Ebrar’ın hayat tarzı bahane. Şimdi giyimlerine ses çıkarıyor bazı çevreler. Bunu bir de dine dayandırıyorlar…
Amaç belli. Kadının önde olmasını istemiyorlar. Başarı gelmesin, küçük kız çocuklarını aileler voleybola yazdırıyorlar. Birinci ligde hele hele 2. Ligde kadınlarda çok fazla takımımız var. Birçok rol model çıktı. Neslihan Demir’in bıraktığı bayrağı öncelikle büyük kaptan, rol model Eda Erdem Dündar aldı. Ardından Naz Aydemir sonra Gizem Örge, Zehra, Ebrar, Hande Baladın, Cansu Özbay ve Melissa Vargas gibi üst düzey yıldızlar geldi.
Model alınacak oyuncu sayısı arttı. Eskiden salonlar boştu. Şimdi bazı maçlar kapalı gişe oynanıyor.
Git gide voleybolun ve kadınların yıldızı artıyor. Bu arada yavaş yavaş kımıldayan karşı duruşlara başta Eda Erdem in Atatürk kızları vurgusu yapması, diğer kızlarımızın da buna katılması. Hep Atatürk ve bu yıl Cumhuriyetin 100. Yıl vurgusu malum gerici yobaz kesimleri rahatsız etti. Bu görüşteki gazetelerde çok başarılı Voleybol Federasyon başkanı sayın M.A. Üstündağ için bile karşı yazılar çıktı. Bazı kesimlerce düğmeye basıldı. Neymiş efendim, bunlar mı milliymiş. Küçük kızlara çocuklara cinsel istismar yapanlar, onlarla evlenenler bu yobazlar değil mi?
Son yıllarda artan kadın cinayetleri, kız çocuklarının okumaması ya da ayrı okuması gibi çağ dışı düşüncelerin arttığı bu dönemde bunlara dur diyen ülkemiz kadının gücünü görmek onları çok rahatsız ediyor. Ama durmak yok. Bu ülkenin kadını her zaman güçlüdür ve söz sahibidir. Bilimde sanatta ve sporda da olacak. Olmaya devam edecektir. Helal olsun Kadınlara!
Meyveli ağaç taşlanır. Durmak yok, hep ileri…