Geçen yıl 14 Nisan'da Demirci ilçesindeki polis lojmanlarında, saat 08.00 sıralarında komiser yardımcısı Doğan Can Yıldız'ın kaldığı odadan gelen silah sesleri üzerine polis ekipleri, Yeşim Akbaş'ı başından vurulmuş halde buldu. İlk müdahale sonrası hastaneye kaldırılan Akbaş, hayatını kaybetti.
Olay yerinde yapılan incelemede, Akbaş'ın vurulduğu tabancanın Yıldız'a ait olduğu tespit edildi. İlk etapta adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Yıldız, Cumhuriyet savcılığının itirazı üzerine 19 Nisan'da tutuklandı.
Savcılığın hazırladığı iddianamede, Yeşim Akbaş'ın vurulma açısı ve merminin sekme yönü dikkate alındığında, olayın intihar olarak değerlendirilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu belirtildi. Ayrıca, Akbaş'ın sağlak olduğu ve sağ elinden ateş etmesi durumunda her iki elinde atış artığı bulunmasının mümkün olmadığı vurgulandı.
Doğan Can Yıldız'ın, olay sonrası elindeki kan izlerini kolonya ile sildiği ve üzerini değiştirdiği tespit edildi. Akbaş'ın sol el tırnak aralarındaki doku örneklerinin Yıldız'ın doku örneği ile örtüştüğü de belirtildi. Ayrıca, Yıldız'ın olay sırasında giydiği şortta ve daha sonra giydiği ikinci şortta atış artığı bulunması, cinayetin işlendiğine dair delil olarak değerlendirildi.
Duruşma sonrası açıklamalarda bulunan Akbaş ailesinin avukatları, Yeşim Akbaş'ın intihar etmediğini, öldürüldüğünü savunarak adaletin yerini bulması için mücadele edeceklerini belirtti. İzmir Barosu'ndan Avukat Barış Özbay, "Sanık tarafından olayı Yeşim'in suçuymuş gibi gösterme çabası var. Biz bu algıya karşı mücadele ediyoruz," dedi. Ailenin diğer avukatı Büşra Yıldız ise, cinayette ihmali bulunan diğer kamu görevlilerinin de yargılanması gerektiğini vurguladı.