CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Kurban Bayramı mesajı yayımladı.
Kılıçdaroğlu yayımladığı mesajda,
“Birlik ve beraberliğin, dayanışma ve yardımlaşmanın günü olan Kurban Bayramını, ikinci kez Covid-19 pandemisinin etkisi altında kutlayacağız.
Dünya salgın hastalık ile mücadele ederken; sağlık emekçilerimiz kendi canlarını hiçe sayarak, halk sağlığı için günün 24 saati çaba harcarken, milletimiz bir yandan da derin ekonomik ve siyasal buhran karşısında ayakta kalmaya çalışıyor. Bu bayram gününde, zor bir dönemden geçen milletimizin, geleceğe umutla bakması en büyük arzumdur.
Ülkemizin tüm sorunlarını, aklın ve bilimin yol göstericiliğinde, birlik ve beraberlik içinde aşabiliriz. Yeter ki sevgili Peygamberimizin de öğütlediği biçimde, emanet, ehil ellerde olsun. Bayramlar bize, insanlar arasında hiçbir ayrım yapılmaması gerektiğini, yoksullukla hiçbir bahanenin arkasına sığınılmadan mücadele edilmesi gerektiğini, adaletli ve hoşgörülü olmayı hatırlatır. İşte bu anlayışı, güzel ülkemiz için bir yönetim biçimi haline getirmek zorundayız. Senden - benden demeden, hiç kimsenin inancını, yaşam biçimini sorgulamayan, 83 milyonu kucaklayan bir ülke yönetimine ihtiyacımız var.
Ancak o zaman, hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye’yi inşa edebiliriz. Bu duygu ve düşüncelerle, gelecek güzel günleri umutla bekleyen milletimizin Kurban Bayramı’nı yürekten kutluyorum. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, tüm silah arkadaşlarını ve terör örgütlerine karşı mücadelede hayatını kaybeden şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Sağlık emekçilerimize, gösterdikleri üstün gayret için bir kez daha şükranlarımı sunuyorum” ifadelerine yer verdi.
MHP LİDERİNDEN MESAJ
Bahçeli, Kurban Bayramı dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, hem günlerin hem de gönüllerin her daim bayram yeri gibi coşkulu, bayram ortamı gibi sevgiyle dolu olması dileğinde bulundu.
AA'nın haberine göre, dini ve milli bayramların kardeşlik bağlarını güçlendiren, sıkılı yumrukları gevşeten, dargın ve küskün bakışları yumuşatan müstesna anlar olduğunu vurgulayan Bahçeli, "Bayramlar huzurun, umudun, birliğin ve dayanışma ruhunun kamçılandığı, muhabbet ve hürmet duygularının kanatlanıp ufkumuzu kapladığı muazzez bir dönemdir." görüşünü paylaştı.
Türkiye'nin, gerek yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından dolayı gerekse iç ve dış gelişmelerin yoğun gündeminden kaynaklı olarak yeterince sorun ve zorluklarla sınandığını belirten Bahçeli, şunları kaydetti:
"Bayram münasebetiyle kendi iç dünyamızı, çevremizle kurduğumuz irtibat ve ilişki kanallarını dürüst ve dengeli bir kavrayışla ele almaya ihtiyacımız olduğu kanaatindeyim. Anlaşılmaktan ziyade anlamaya, dayatmadan ziyade diyaloğa, kutuplaşmaktan ziyade kucaklaşmaya, ihtilaftan ziyade irade ve istikbal mutabakatına doğru kalıcı bir geçiş yapmamız mümkündür. Kurban Bayramı'nın ahlaki ve manevi zenginliğiyle yepyeni bir uzlaşma sürecinin yollarını açabilir, karşılıklı saygı ve seviye dayalı güçlü bir dönemin inşasını el birliğiyle başarabiliriz."
Devlet Bahçeli, açıklamasında, "Ne kadar birlik ve beraberlik içinde hareket edebiliyorsak o kadar diri ve kuvvet sahibi olacağımız özellikle unutulmamalıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin ve Türk-İslam medeniyetinin maruz kaldığı menfur senaryoları tesirsiz hale getirmenin, üzerinde oynanan oyunları bozup atmanın her şeyden önce Türk milletinin engin ve tarihi mukavemetine bağlı olduğunu vurgulayan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Doğudan batıya, kuzeyden güneye büyük bir aile olan Türk milleti, bayram şuuruyla barışın, istikrarın, refahın, adalet ve hakkaniyetin mihveri olduğunu her saha ve zeminde, dahası dosta da düşmana da ispat edecek dirayete, kabiliyete ve kapasiteye fazlasıyla sahiptir. Kavganın sonu yoktur. Kargaşa çıkarmanın sonucu yoktur. Bu ülke hepimizin müşterek hazinesidir. Türkiye, 84 milyon Türk vatandaşının has bahçesidir.
Ayrılmamızı, bölünmemizi, birbirimize düşmemizi projelendiren tüm odaklara verilecek en etkili cevap tek ses, tek nefes, tek bilek halinde duruş göstermektir. Çünkü biz Diyarbakır'da kesilen kurbanın duasını Edirne'de yapan, Hakkari'de takdim edilen ikramı Ankara'da alan, İstanbul'da uzatılan eli Şırnak'ta tutan, Rize'de akan gözyaşını Ağrı'da silen, fazilet ve fedakarlık nişanesi bir milletin evlatlarıyız. Türkiye'nin bütün güzellikleri, mahalli ve milli bütün kazanımları göz nurumuz, gönül aşımız, yürek atışımız, meşale gibi yanan ve asla sönmeyecek ortak anımız, ortak mirasımızdır."