Beki, "Sedat Peker, mitingler toplayıp muhalefete oy istemiş, muhalefet de bu desteği reddetmemiş, arasına mesafe koymamış, izin verip hoş karşılamış olsaydı... Peker’i hayırseverlik ödülleriyle kahramanlaştıran, muhalif medya olsaydı... Peker’le dava arkadaşlığı yapan, Kılıçdaroğlu olsaydı... Peker’e polis koruması tahsis eden, Akşener olsaydı... Peker’le aynı yola baş koyan, Babacan olsaydı...
Karakolda ise Davutoğlu’nun ricasıyla kemik kırdırdığını itiraf etmiş olsaydı... Oluk oluk kanını akıtmakla tehdit ettiği, iktidar taraftarları olsa ve muhalefet sayesinde bu yanına kalmış olsaydı... Doğum gününü Fox’ta, KRT’de, Halk TV’de kutlasa ve iftara Yeniçağ’da, Sözcü’de, Cumhuriyet’te sofraya oturmuş olsaydı... İçişleri Bakanı Soylu, Peker’in abisinin Kılıçdaroğlu, ablasının Akşener, kardeşinin Babacan, hocasının Davutoğlu, medyasının muhalif medya, tarafının da muhalefet olduğunu söylerken yerden göğe haklı olurdu" görüşünü dile getirdi.
Beki, "Üstüne Peker, gün gelip arasının açıldığı iktidar mensuplarını ilişkilendirerek suç itirafları ve ifşalarında bulunmamış olsaydı... Cumhurbaşkanlığı ve AK Parti sözcüleri de, sırf bu itiraf ve ifşaların soruşturulmasını istiyor diye muhalefeti ayıplayıp kınadıklarında tefe konmazlardı" ifadesini kullandı.
"SOYLU TEHDİT ALTINDA; PEKER GİBİ ADAMLAR ÇIKAR"
Öte yandan Kanal 42 Televizyonu’nda yayınlanan Sümen Altı programına konuk olan AK Parti Konya Milletvekili Orhan Erdem, Sedat Peker ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Erdem, İçişleri Bakanı Soylu’nun büyük bir tehdit altında olduğunu, Soylu’nun korunması gerektiğini ifade etti.
AKP Konya Milletvekili Orhan Erdem’in konuşmasının ilgili bölümleri şöyle;
“Bu yayınlar, bu ülkeye yakışmıyor. Mafya ile adı anılan birinin söylemleri ile bu ülkede kararlar verilecek değil. Sayın Soylu, İçişleri Bakanlığı döneminde çok kişinin nasırına, ayağına bastı. Yarın daha net göreceğiz. Bugün terördeki başarı... Neredeyse Güneydoğudaki mücadele bitiyor. Sayın bakanımız, çok önemli bir dönemin bakanlığını yaptı. Milletin de gönlünde bir yer kazandı. Kendisinin seveni kadar bu süreçte kayıpları olan, alanları daralanlar da vardır. Sedat Peker gibi insanlar çıkar, çıkacaktır. Yarın daha net görürüz neler olacağını. Daha çok erken.”
"CUMHURBAŞKANIMIZA BUNUN BİLGİLERİ GİDER"
“Gerektiği yerde muhakkak soruşturma açılır. Cumhurbaşkanımız bunlara müsade etmez. Bir mafya ile adı anılan, birçok sıkıntılı işle adı anılan birinin bir söylemiyle savcılar harekete geçerse, bütün namussuzlara yeni bir alan mı açalım yani? Bir yerden pis koku geliyorsa bu devletin çok ciddi istihbaratı var. Cumhurbaşkanımıza bunun bilgileri gider. Gerekenler yapılır. Türkiye, 90’lara Allah’ın izniyle geri dönmez. Ara ara böyle atraksiyonlar oluyor. Yurt dışına kaçmış biri, her gün bir video yayınlıyor. Çeşitli söylemlerde bulunuyor.
"GEREKEN YAPILACAKTIR EMİN OLUN"
Her video yayını yapanın arkasından gidecek olsa istihbaratı, savcısı bir ülkenin demokratik duruşunun ve adaletinin bir anlamı kalmaz. Gereken yapılacaktır, bundan emin olun. 90’lara falanda Türkiye dönmez. Bu ülke, 15 Temmuz’da nasıl bir tutum gösterdi, hiçbir parti ayrımı gözetmeksizin sokaklara çıktı. Tankların önünde durdu. Türkiye, Cumhurbaşkanına güvendiği için de arkasında durdu. Bu olayın arka planını zaman bize gösterecek. Bu cesaret nereden alınıyor? Siyasette olanların imtihanı çok zor. Bir adam Türkiye’yi dolandırıyor, kaçıyor bakanlıkta bir fotoğrafı çıkıyor hemen yayınlanıyor. Bunlara bakıp ilişkiler kurarsak olmaz. Bir hesap var, görünüyor. Türkiye, büyük bir devlet. Sayın Soylu, yaptığı hizmetlerle bu milletin gönlünde bir yer aldı. Büyük bir tehdit altında olan bir bakanımız. Onu korumamız lazım. Allah, yardımcısı olsun. Her haberle bakanlar istifa edecek olsa, her videoyla bakanlar istifa edecek olsa ne ülke yönetilir ne de bir adım atılır. Bunlar geçmişte de yaşandı, bugün de yaşanıyor. Geri planını bilmemiz lazım. Biz, şuan küçük bir fotoğraftan görüyoruz. Yarın yetkililer daha geniş açıklamalar yapacaktır. Sayın Soylu, beş paralık adamlarla, işlerle uğraşacak biri değil. Buna da tenezzül etmez. Bir yerlerden menfaatleri kesilenlerin, onlara da sıranın geldiğini anlayanların son çırpınışlarıdır bunlar.”