Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP grup toplantısında gündemi değerlendiriyor. Erdoğan, seçimlerin ardından yeni dönemde ilk kez partisinin grup toplantısına başkanlık etti.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"14 Mayıs tarihinde aziz milletimin takdiriyle AKP'den milletvekili seçilen kardeşlerimi tebrik ediyorum. Vazifeniz hayırlı olsun. 27. dönemde yüce meclis altında çalışan demokrasi mücadelemize omuz veren arkadaşlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Daha fazla çalışarak, milli mücadeleyi güçlendirerek kardeşlerimizin hatıralarını yaşatacağız.
Gerek 28 mayıs gecesi külliyede yaptığımız balkon konuşmamızda desteği ve duası olan herkese teşekkürlerimizi göndermiştik. Tarihimizdeki en kritik seçimlerden birini zaferle taçlandıran teşkilatımızın her bir üyesine gençlik kollarımıza, tüm adaylarımıza, aday adaylarımıza mahalle ve köy temsilcilerimize yürekten teşekkür ediyorum.
Kıymetli genel başkanlarla deprem bölgesindeki kardeşlerimizin acılarını beraber paylaştık. 15 Temmuz gecesi meydanlarda kurduğumuz ittifakımızı daha da güçlendirdik. Omuz omuza mücadele verdiğimiz Sayın Devlet Bahçeli ve tüm ülkücü kardeşlerimize, sayın Fatih Erbakan ve milli görüşcülerine, Mustafa Destici ve alperenlere, Sayın Önder Aksakal ve arkadaşlarına , sayın Zekeriya Yapıcıoğlu ve arkadaşlarına saygılarımı sunuyorum. Sayın Sinan Oğan ve tavrını milli iradeden koyan herkese teşekkür ediyorum. Bundan sonra da vatanımızın bekasını ve istikbalini el üstünde tutmayı sürdüreceğiz. İnancımıza göre zaferin yegane sahibi Alhhatır. Oy versin vermesin tüm vatandaşlarımıza uğradıkları her hakarete rağmen inancını ortaya koyan depremzedelerimize teşekkür ediyorum.
KILIÇDAROĞLU'NA YANIT
Dün yine İslam dünyasından bir ülkenin temsilcisi ziyaretime geldi ismini vermeyeceğim. Dedi ki bizde AKP'ye çıkan oy yüzde 99. Bunlar bir şeyi gösteriyor. Ne diyor 6'lı Masa, şimdi 16'lı masa. Masadaki ortakları artırmak neticeyi değiştirmez. Yetmez bunu daha da artırman lazım. Bu millet irade ister, eser ister, hizmet ister. Yalanla dolanla talanla bir yere varılmaz.
Her açıdan çok zorlu bir seçim sürecini geride bıraktık. Sadece parti olarak değil, ülkemiz siyasi tarihinin en kritik seçimlerinden birini yaşadık. 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinin milletimizin maziden atiye uzanan kutlu yolculuğunda neye tekabül ettiği zamanla daha iyi anlaşılacaktır. Bu seçimlerin tıpkı 14 Mayıs 1950 ve 3 Kasım 2002 seçimleri gibi demokrasi mücadelemizde yeni bir merhale olduğu ortaya çıkacaktır. Türkiye'nin nasıl büyük bir varta atlattığını, uçuruma düşmekten son anda nasıl kurtulduğunu zamanla daha net göreceğiz.
Muhalefetin yanında kimlerin sıralandığına baktığımızda zaten bunun işaretlerini alıyoruz. Hatırlarsanız yaklaşık 1,5 sene önce bunlar malum bir masa kurdular. Kıyıda kenarda kim varsa oy oranlarına bakmadan hepsini masaya topladılar. Yaptıkları onca toplantının, görüşmenin sonunda millete proje namına elle tutulur tek bir şey sunamadılar. Adına ne derlerse desinler kurdukları masa hiçbir zaman bizzat kendi tarifleri ile bir kumar ve pazarlık masasından öteye geçemedi.