MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.
Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle:
KILIÇDAROĞLU'NUN NE SÖZÜ SÖZDÜR, NE DE SİYASET ANLAYIŞI MİLLET VE ÜLKE YARARINADIR
CHP'nin 18-20 Haziran 2021 tarihinde düzenlenen belediye başkanları çalıştayının açılışında konuşan Kılıçdaroğlu, geçmiş beyanlarıyla ters düşmüş, yine baltayı taşa vurmuştur.
Siyasi hıncına yenilen, menfaat hırsına boyun eğen bu zatın ne sözü sözdür, ne de siyaset anlayışı millet ve ülke yararındadır. Kılıçdaroğlu ülke nüfusunun yüzde 54'ünün CHP'li belediyeler tarafından yönetildiğini dillendirmiştir. CHP'li belediyeler özerk bir yönetim değildir. Bu belediyeler gökten zembille inmemiştir. Nüfusun yüzde 54'ünün CHP'li belediyeler tarafından yönetildiğini vurgulamak bize göre potansiyel bir ayrımcılığın, hatta devlet içinde başka bir devlet varmış gibi değerlendirme yapmanın diğer bir şeklidir. Kılıçdaroğlu'nun ağzındaki bakla zehirlidir.
İHTİYAÇ SAHİBİ VATANDAŞLARA DEVLETİN İMKANLARIYLA ULAŞILMIŞTIR
150 milyondan fazla maske ve dezenfektan dağıttıklarını duyurmuştur. Dilerim ki azımız çok, eksiğimiz yok olsun. Kılıçdaroğlu bildiğimiz kadarıyla hazine bulmadı, mirasa konmadı, kendi adına darphane kurmadı, ortaya çıkan faturayı da cebinden ödemedi. İhtiyaç sahibi vatandaşlarımıza ne yapıldıysa helali hoş olsun. Devletimizin imkanlarıyla, milletimizden toplanan vergilerle muhtaçlara ulaşıldı, yardım bekleyenlerin elinden tutuldu.
Biz demiyoruz ki bir elimiz yağda diğeri baldadır. Fakat CHP yönetiminin anlattığı gibi kötümser bir Türkiye tablosu söz konusu değildir.
TERÖRİST DEMİRTAŞ KILIÇDAROĞLU'NUN DOSTU MUDUR?
Acaba terörist Demirtaş Kılıçdaroğlu'nun dostu mudur? Muharrem İnce de hala dost mu görülmektedir. Eski çamlardan bardak olmayacağına göre Kılıçdaroğlu'na tavsiyem akşamları video çekip paylaşmak yerine Zeki Müren'in "Eski Dostlar" isimli şarkısını dinleyerek kendisini avutmasıdır.
Millete değil lekeli dostlarına güvenenlere, çıkar ortaklığına dostluk diyenlere, zalimleri dost kabul edenlere bıyık altından gülüp dostlarıyla film çevirenlere itibarımız yoktur.
Kılıçdaroğlu dost desin kıvransın, biz millet diyeceğiz. Onlar dostlarıyla iktidar olacağız ezberine takılsalar ne yazar, biz cumhurun muhteşem iradesiyle Türkiye'yi geleceğin süper gücü yapacağız.
HDP SALDIRISI
HDP il binasına yapılan saldırı süreci başka bir noktaya taşımıştır. Saldırganın ifade tutanağı uyanık bir şuurla analiz edildiğinde meczup olmadığı, tek başına hareket etmediği, bilinçli bir şekilde eyleme geçtiği hemen fark edilecektir.
Öyle bir gün seçilmiştir ki binada tek bir HDP'li yönetici yoktur. Hatta planlı bir toplantı da iptal edilmiştir. Tıpkı Ankara gar patlamasında, tıpkı Suruç katliamında olduğu gibi HDP'liler araziye uymuşlar, kayıplara karışmışlardır. Olayın vuku bulduğu gün, ne hikmetse çay servisi yapan şahsın yerine yardım amacıyla kızı binaya gelmiştir.
Cinayete kurban giden Deniz Poyraz'ın masada yarım bıraktığı kağıt bardaktan içtiği çay ile yediği domates ve zeytin kısa süre içinde Türkiye aleyhtarlarının propaganda görseli olarak kullanılmıştır.
Katilin ise bozkurt işareti yapan ve silah tutan halini resmeden fotoğrafları sanki bir yerlerde hazır bekletiliyormuş gibi anında servis edilmiştir. Yani bir taşla daldaki birden fazla kuşun vurulması hedeflenmiştir.
Soruyorum, bu katil gerçekte kimdir? HTS kayıtları çıkarılmış mıdır? Bağlantıları kimleri işaret etmektedir.