Müsilaj bitti derken balıkçılık için yeni tehdit

Müsilaj bitti derken balıkçılık için yeni tehdit

Denizanaları İstanbul Boğazı'nda da günlerdir yoğun olarak görülüyor. Deniz yüzeyini istila eden denizanaları, gün içerisinde lodos nedeniyle kıyıya doğru sürükleniyor. İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melek İşinibilir Okyar, balık yumurtalarını tüketen denizanalarının balık stoğu üzerinde ciddi bir tehdit oluşturduğunu söyledi.

Marmara Denizi ile İstanbul Boğazı yine denizanalarının istilasına uğradı. İstinye Marina'da büyüklü küçüklü birçok denizanası görüldü. İstanbul'un kıyı kesimlerinde denizanalarındaki artışı değerlendiren İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melek İşinibilir Okyar, "Denizanası 5-10 yıllık rutin olarak görülmeye başladı. Her yıl bu mevsimlerde denizanalarının sayılarında böyle bir artış görülüyor" dedi.

Denizanalarının larvalarının sonbahar, kışa girerken serbest kalması ve su kütlesinde görünür hale gelmesinden dolayı yaşanan bir olay olduğunu belirten Okyar, "Çünkü Marmara Denizi gün geçtikçe besin tuzu yönünde daha zengin ve organik kirlilik açısından daha zengin bir hale geldi. İşte bu tarz ortamlar denizanaları için uygun ortamlar" dedi.

"DENİZANALARI BALIK STOKLARINI ETKİLİYOR"

Sıcaklığın artışı, ortam koşulları ve aşırı balık avcılığının denizanalarının artmasına neden olduğunu belirten Prof. Dr. Okyar, "Denizanaları aşırı çoğaldıklarında hem balıkların besini üzerinden rekabet haline giriyor, hem de balıkların yumurta ve larvalarını tüketiyor" dedi.

Bu durumun balık stokları üzerinde ciddi bir sorun yarattığını söyleyen Okyar, "Onun dışında denizanaları yüzde 95'i su olan bir canlı. Balıkçıların balık tutmak istedikleri yerde denizanası varsa, ağların göz açıklıklarını kapatıyorlar ve balıkçının daha fazla yakıt harcamasına sebep oluyor" diye konuştu.

"DOKUNDUĞUNUZDA KAŞINTI YARATABİLİR" 

Prof. Dr. Okyar, sözlerine şu şekilde devam etti: 

"Tüm denizanaları yakıcı hücrelere sahiptir. Çünkü denizanaları besinlerini bu şekilde sağlar. Bu yakıcı hücrelerin seviyeleri var. Ancak Marmara Denizi'nde şu an aşırı artış gösteren ve Aydenizanası dediğimiz denizanalarının yakıcı hücreleri çok etkili değil. Ama cildiniz hassassa bu denizanalarına dokunduğunuzda bir kaşıntı yaratabilir. Kıyılarımızda böyle türler var mı? Diye sorarsanız 'evet' var. Ancak Marmara Denizi'nde çok nadir çıkıyorlar."

Geçen sene oluşan denizanası istilasına değinen Prof. Dr. Okyar, "Geçen sene lodos ve akıntı sistemine bağlı buzdağının görünmeyen kısmı görünmeye başlamıştı. Şimdi de geçen sene olduğu gibi bir durum söz konusu. Yoğun bir şekilde denizanaları var. Bizim bu süreçle ilgili yapabileceğimiz şey Marmara Denizi'ni koruma konusunda alınan kararların ciddi şekilde uygulanması" ifadelerini kullandı. (DHA)