IMF ekibi tarafından yapılan değerlendirme sonucunda İngiltere ekonomisinin beklenenden hızlı bir toparlanma süreci yaşadığı belirtildi. 2023 yılında görülen ılımlı teknik resesyonun ardından, İngiliz ekonomisinin yumuşak inişe doğru ilerlediği vurgulandı. Bu yılın ilk çeyreğinde ekonomik büyümenin %0,6 olarak gerçekleştiği ifade edildi.
IMF'nin 2023 için İngiltere ekonomik büyüme beklentisini %0,5'ten %0,7'ye revize ettiği belirtilen bildiride, dezenflasyonun reel gelirleri artırarak ve finansal koşulları rahatlatarak 2025 yılında büyümenin %1,5'e yükseleceği öngörüsü yapıldı.
"PARA POLİTİKASINDA BİR SONRAKİ ADIM GEVŞEME"
Bildiride ayrıca, İngiltere'de dezenflasyonun beklenenden hızlı ilerlediği ancak hizmet sektörü enflasyonu ve ücret artış baskılarının devam ettiği vurgulandı. Manşet enflasyonun 2025'in başında %2 hedefine kalıcı şekilde ulaşacağı öngörüsüne yer verilen bildiride, büyüme ve enflasyona ilişkin risklerin dengeli olduğu, enerji fiyatlarındaki düşüşlerin daha güçlü ikincil etkilere yol açabileceği ve bu durumun faiz indirimlerine olanak sağlayabileceği ifade edildi. Ayrıca, iç talebin beklenenden canlanmaması ve yüksek tasarrufların devam etmesi durumunda enflasyon ve büyümenin düşük seyredebileceği, küresel finansal istikrarsızlık durumunda ise ülke risk primlerinde artış yaşanabileceği belirtildi.
IMF bildirisinde, İngiltere Merkez Bankası'nın (BoE) para politikasında önemli bir dönüm noktasına ulaştığı ve politikada bir sonraki adımın gevşeme yönlü olması gerektiği vurgulandı. Bildiride, faiz indiriminin ne zaman ve ne kadar hızlı olacağı konusunun ana sorun olduğu belirtilerek, enerji fiyatlarının baz etkisinin gözlemlenmesi ve enflasyonun sürdürülebilir şekilde düşüş gösterdiğine dair daha fazla işaret alınması gerektiği ifade edildi. Aynı zamanda, faiz indirimlerinde gecikmenin risk teşkil ettiği de bildiride yer aldı.
Enflasyon ve enflasyon beklentilerinin düşmesine rağmen politika faizlerinin sabit tutulmasının, ekonomik toparlanmayı durdurma ve hatta tersine çevirme riski taşıdığı vurgulanan bildiride, önümüzdeki haftalar içinde özellikle enflasyon ve iş gücü piyasası verilerinin ve bu verilerin getirebileceği risklerin yakından izlenmesi gerektiği ve gerektiğinde politika ayarlamalarının yapılması gerektiği ifade edildi. Bu bağlamda, BoE Para Politikası Kurulu'nun (PPK), 'toplantıdan toplantıya değerlendirme' yaklaşımının geçerli olduğu ve kalıcı enflasyon baskısına dair kanıtların birikmesinin değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, BoE PPK'nin, ABD Merkez Bankası'nın faiz politikasındaki olası değişikliklerin piyasalarla etkin iletişimini önemsediği ifade edildi.
