Bu ayıp değil midir?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 25 Mayıs’ta Brüksel’de katıldığı NATO Zirvesi’nde "acaba" diye sorguladıkları bazı kararlar alındığına dikkati çeken Bahçeli, bu kararların en önemlisinin, NATO’nun terör örgütü DEAŞ ile mücadeleye katılması olduğunu hatırlattı.
Devlet Bahçeli, Türkiye’nin uzun bir süredir dillendirdiği bu seçenek ilk bakışta oldukça olumlu ve isabetli değerlendirileceğini ancak NATO’nun yalnızca DEAŞ'a odaklanması, Rakka operasyonu için daha çok hava desteği sağlamayı öne alması, ayrıca istihbarat toplanması ve paylaşılmasıyla askeri faaliyetlerinin sınırlı kalacak olmasının kuşku ve kaygıları artırdığını dile getirdi.
"NATO’nun Rakka operasyonuna katılması, PKK-PYD-YPG’ye bir yönüyle destek, değilse bile eylem ve emellerine göz yumması anlamına gelecektir." ifadesini kullanan Bahçeli, şöyle konuştu:
"Türkiye’nin NATO’nun ikinci büyük ordusuna sahip olduğu gerçeği ortada dururken, adeta ülkemize meydan okur gibi 65 yıllık bir ortaklık ve üyelik hukukunu yok saymak kesinlikle küstahlıktır. NATO bu kadar ucuz mudur? Üye devlet olmamızın hiç mi saygınlığı veya yaptırımı, hadi bunları da geçtik hiç mi hatırı yoktur? NATO, Türkiye düşmanlarıyla nasıl, hangi dürtü ve stratejik amaçla yan yana gelecektir? Bu ne menem bir çarpıklık, izahı ne şekilde yapılacak bir çirkinliktir?" değerlendirmesinde bulundu.