Tarihin sıfır noktasından şoke eden gerçek
Araştırmaya göre, Stonehenge’i oluşturan taşların bir kısmı, İskoç ve Galli topluluklar tarafından bir katkı ya da hediye olarak getirilmiş olabilir. Bu durum, yapının sadece dini bir öneme sahip olmadığını, aynı zamanda siyasi bir anlam taşıdığını da gösteriyor. “İnsanlar, toprak, atalar ve gökler arasındaki birliğin anıtsal bir ifadesiydi,” diye belirtilen bu yapı, Britanya’nın erken dönemlerinde ortak bir kimlik yaratma çabalarının bir parçası olarak değerlendiriliyor.
TAŞLAR İSKOÇYA'DAN TAŞINMIŞ
Stonehenge, büyük kumtaşı levhaları (sarsen taşları) ve “mavi taşlar” adı verilen daha küçük taşlardan oluşuyor. Özellikle mavi taşların, Galler’in Preseli Tepeleri’nden getirildiği bilinirken, yakın zamanda yapılan bir araştırma, Stonehenge’in merkezindeki en büyük mavi taş olan Sunak Taşı’nın kuzey İskoçya’dan geldiğini ortaya koydu. Bu taşın, İskoçya’daki Neolitik insanlar tarafından bir işbirliği sembolü olarak güney Britanya’ya taşındığı düşünülüyor.
ÖLÜ YAKMA MEZARLIĞI
Araştırmacılar, Stonehenge'in tarih boyunca çeşitli amaçlarla kullanıldığını ve insanların gündönümü gibi dönemlerde burada törenler düzenlediğini belirtiyor. Yapının aynı zamanda bir ölü yakma mezarlığı olarak da işlev gördüğüne dair kanıtlar mevcut. Profesör Timothy Darvill, Stonehenge’in bir güneş takvimi görevi gördüğünü ve taşların yılın günlerini takip etmek için düzenlendiğini ifade ediyor.
STONEHENGE: FARKLI TOPLULUKLARIN ORTAK ÇABALARININ ANITI
Sonuç olarak, Stonehenge’in hem dini hem de siyasi bir birleşmeyi temsil ettiği, farklı toplulukların ortak çabalarının bir anıtı olduğu düşünülüyor. Britanya’nın tarih öncesi dönemlerine ışık tutan bu yapı, insanların toprakları ve atalarıyla olan bağlarını kutladıkları bir yer olarak dikkat çekiyor.